Vakalar Yüzde 40 Artış Gösterdi: Uyuz Hastalığından Korunmak İçin Ne Yapılmalı? Nelere Dikkat Edilmeli?
7 mins read

Vakalar Yüzde 40 Artış Gösterdi: Uyuz Hastalığından Korunmak İçin Ne Yapılmalı? Nelere Dikkat Edilmeli?

Son dönemlerde Türkiye’deki uyuz vakalarının artışı, dermatoloji uzmanlarını alarma geçiriyor. Yüzde 40’a varan artış gösteren uyuz vakaları uzmanların yanı sıra halkı da endişelendiriyor. Uyuzun bulaşma yolları arasında, alışveriş esnasında denenen kıyafetler de bulunuyor.

Peki uyuz hastalığı neden olur? Yakalanmamak için nelere dikkat etmek gerekir? 

Detaylar aşağıda ??

Prof. Dr. Murat Durdu, Türkiye’de son yıllarda uyuz vakalarında yüzde 40’a varan artış olduğunu ve bu vakaların artışının Kahramanmaraş depremlerinden sonra en üst düzeye ulaştığını belirtti.

Durdu aynı zamanda “Şu an, günümüzde polikliniğe gelen hasta sayısını 40 olarak ele alırsak; bunun en az 3-4’ü uyuz vakası olmaktadır. Bazı klinikler, gelen hastanın yüzde 30-40’ını uyuzun oluşturduğunu söylüyor. Son 3- 4 yıl içerisinde 30- 40 kat arttığı ile ilgili veriler var’ ifadeleri ile açıklamalarına devam etti.

Peki uyuz hastalığı nedir?

Uyuz, sarcoptes scabiei von hominis adı verilen mikroskobik bir akarın cildin üst tabakasına yerleşip çoğaldığı, aşırı bulaşıcı ve kaşıntıya sebep olan bir cilt hastalığıdır.

Bu akarlar, deriye yerleştikleri alanda yumurtlarlar ve özellikle geceleri uykuyu bölme derecesinde artan bir kaşıntı ve kızarıklığa yol açarlar.

Kaşıntılarla birlikte, uyuzun belirgin döküntüleri ve kaşıma sonucu oluşan yaralar vücutta görülür.

Uyuz hastalığı neden olur?

Sarcoptes scabiei von hominis adlı, halk dilinde uyuz böceği olarak bilinen minik ve sekiz bacaklı akarların deri altına yerleşerek yumurtlaması sonucu uyuz hastalığı meydana gelir.

Bu akarların bulaşması ve çoğalması genellikle yakın cilt teması, uyuzlu bir kişi ile aynı kıyafet ya da yatak örtüsünün paylaşılması gibi durumlarla gerçekleşir.

Uyuz hastalığı özellikle sonbahar ve kış aylarında daha fazla görülür ve bu hastalığa kalabalık yerlerde, örneğin okul, hastane ve askeri kışlalar gibi yerlerde daha sık rastlanır.

Evcil hayvanlardan uyuz bulaşıp bulaşmayacağı da merak edilen konulardan biridir. Ancak, evcil hayvanlardan insanlara uyuz bulaşmaz. Hayvanlarda bulunan uyuz akarları, insanlarda yaşayamaz ve çoğalamaz.

Ancak, uyuzlu bir hayvanla temas halinde olmak, akarın deri altına girmesi durumunda kısa süreli kaşıntılara sebep olabilir. Fakat bu durumda akar birkaç gün içerisinde ölür ve herhangi bir tedaviye ihtiyaç duyulmaz.

Uyuz çoğu zaman bir kişiden diğerine doğrudan ya da yakın temas yolu ile bulaşan bulaşıcı bir hastalık çeşididir.

Temas süresi çoğu zaman 15 ile 20 dakika arasında değişiklik gösterir. Uyuz hastalığının en sık yayıldığı alanlar arasında okul, iş yerleri ve evler gibi sosyal alanlar yer alır.

Bu nedenle bu gibi sosyal ortamlarda bulunan kişilerin uyuz hastalığına karşı her zaman tedbirli olmaları gerekir.

Uyuz hastalığının belirtileri arasında neler bulunur?

Uyuz hastalığının kişilerde gösterdiği belirtiler değişiklik gösterse de çoğu zaman uyuz akarı insan vücuduna yerleştikten sonra geceleri artan kaşıntı, ciltte kabarıklık ve sivilce benzeri döküntüler ile kendini belli eder.

Bu kaşıntılar çoğu zaman kişilerin el ve ayak parmakları arasında, bileklerinde, koltuk altlarında ve deri kıvrımlarında oluşur.

Uyuzun diğer belirtileri arasında işe şunlar yer alır;

  • Cilt yüzeyinde kabarık çizgi şeklinde tüneller

  • Deri kıvrımlarında döküntüler

  • Kaşıma sonucu enfekte olan şişlikler

  • Bebek ve çocukların baş, yüz, boyun, avuç içi ve ayak tabanlarında kaşıntı ve kızarıklık

Uyuz hastalığını geçirmek için ne yapılmalıdır?

Uyuz, kendi başına geçebilen bir hastalık değildir. Bu hastalığın tedavisi, akarların sinir sistemini aşırı derecede uyararak onların yok olmasını sağlayan permethrin gibi uyuz kremleri ve losyonları ile gerçekleştirilir.

“Uyuzum ne yaparsam yapayım geçmiyor” diyen kişiler doğal alternatifler olan çay ağacı yağı, aloe vera, karanfil yağı, biberiye ve kırmızı biber gibi doğal tedavi yöntemlerinden de faydalanabilirler.

Anca reçeteli ilaçların kullanımı, uyuz tedavisinde en güvenilir yöntemdir. Bu ilaçlar, hastalığın etkili bir şekilde kontrol altına alınmasını ve sonuç olarak hastanın rahatlamasını sağlar.

Unutulmamalıdır ki, uyuzun tedavisi için doğru ve etkili bir yol izlemek, hastalığın daha hızlı bir şekilde atlatılmasına yardımcı olur.

Uyuz tedavisinde doktorlar permetrin adlı bir insektisit içeren krem veya losyonu boyun bölgesinden itibaren tüm vücuda sürülmesini ve 8 ila 24 saat boyunca ciltte tutulmasını önerebilir.

Bu yöntem, akların ve onların yumurtalarının yok edilmesini sağlar. Alternatif olarak, antiparaziter bir ilaç olan ivermektin’in tek bir dozunun alınması ve ardından 12 hafta sonra ikinci bir dozun alınması şeklinde bir tedavi planı da önerilebilir.

Uyuz tedavisinde, doktorunuzun talimatlarına uymak ve doktorunuzun onayı olmadan herhangi bir ilacı kullanmamak önemlidir.

İlaç tedavisine başlarken son üç gün boyunca kullanılan giysiler, yastık ve yorgan kılıfları, ayakkabılar ve cildinizle temas eden diğer her şeyi dikkatlice bir plastik torbaya koymanız ve en az 60 derece sıcaklıkta yıkamanız gerekmektedir.

Bu işlem sayesinde insan vücudu dışında yalnızca üç gün yaşayabilen  uyuz akarlarının ölmesini sağlayabilirsiniz.

Uyuz hastalığından korunmak için ne yapmak gerekir?

Uyuz hastalığından korunabilmek için öncelikle bu hastalığın bulaşma şekillerini bilmeniz ve uyuz hastalığına sahip kişiler ile olan mesafenizi korumanız gerekir.

Uyuz hastalığının bulaşması için uzun süreli temasa ihtiyaç olsa da bu kısa temasla hastalığın bulaşmayacağı anlamına gelmez.

Uyuzdan korunmak için toplu taşıma alanlarında ve diğer kalabalık ortamlarda hijyeninize dikkat etmeniz oldukça önemlidir. Aynı zamanda havlu, yastık ve nevresim gibi kişisel eşyalarınızı başkaları ile paylaşmamanız da bu aşamada önemlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir