Gözde S. Kadıoğlu
Tarih 9 Kasım 1938
Hasan Rıza Soyak tarafından hazırlanan ve Ankara’ya gönderilmek üzere yazdırılan belgede şu bilgiler yer alıyordu:
“”Dün geceyi koma halinde geçirdiler, vaziyetteki ciddiyet daha artmıştır.”
Hararet derecesi: 36,4
Nabız muntazam: 124
Teneffüs: 26″
Takvim yaprakları 10 Kasım’ı gösterdiğinde ise gazeteler en zor haberi hazırlayacakları o raporu okuyacaktı:
“Reisi cumhur atatürkün umumî hallerindeki vehamet, dün gece saat 24 de neşir edilen tebligden sonra her an artarak bu gün, 10 ikinci teşrin 1938 perşenbe sabahı saat dokuzu beş geçe Büyük şefimiz derin koma içinde terki hayat etmişlerdir.
10 ikinci teşrin 1938″
Dünya, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatını işte bu raporun ardından acil baskıyla hazırlanan gazetelerden öğrendi.
Henüz 15 yaşında olan Türkiye Cumhuriyeti, kurucusunu 57 yaşında kaybetmişti.
Türkiye, Atatürk’ün cenaze töreninde kurucusunu kaybetmenin yasını metanet içinde, cumhuriyetin ayakta kalacağı mesajını vurgulayarak verecekti.
Hükümet, Atatürk’ün ölüm haberini, 10 Kasım 1938 günü öğle saatlerinde resmi bir bültenle açıkladı. Atatürk’ün öldüğü ancak Türkiye Cumhuriyetinin “ölümsüz” olduğu vurgulanıyor, hükümetin görev başında olduğu mesajı özenle veriliyordu.
Atatürk’ün miras bıraktığı cumhuriyetin titizlikle korunacağı ve Atatürk’ün yolunda devam edileceği bildiriliyordu. Özellikle Türk gençliğinin, Türkiye Cumhuriyetini daima koruyacağı ve Atatürk’ün izinde yürüyeceği vurgulanıyordu. Daha sonra sıklıkla tekrar edilecek olan Atatürk’ün Türk milletinin kalbinde-gönlünde yaşayacağı ilk kez bu metinde ifade ediliyordu.
Hazırlanacak tören programında ehemmiyetle üzerinde durulacak hususlar da bu minvalde şekilleniyordu.
Atatürk’ün ölümünün ardından Dolmabahçe Sarayındaki Cumhurbaşkanlığı sancağı yarıya indirildi.
Saat 11.25’ten itibaren bütün bayraklar milli matem sembolü olarak yarıya indirildi.
Bayrakların yarıya indirildiğini fark edenler Atatürk’ün öldüğünü anladılar.
11 Kasım 1938 günü CHP Parti Grubu, Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için toplandı. Gizli olarak yapılan oy verme işlemi sonucunda 322 oyun İsmet İnönü için kullanıldığı ortaya çıktı. Sonra Cumhurbaşkanlığı seçimi için Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu toplandı ve yeni Cumhurbaşkanı İsmet İnönü oldu.
Türkiye Cumhuriyeti kurucusunun ölümünün hemen ardından iktidar çatışması yaşanmadan 24 saat içinde yeni cumhurbaşkanını belirlenmişti. Kurucusunu kaybeden Türkiye’de, herhangi bir otorite boşluğu olmadığı mesajı böylelikle verilmiş oldu.
12 Kasım 1938 günü hükümet, Başbakanlık binasında Cumhurbaşkanı İnönü başkanlığında ilk toplantısını yaptı.
Hükümetin ilk toplantısında cenaze töreni ile ilgili hazırlıklar, alınacak önlemler değerlendirildi. Ankara’da düzenlenecek cenaze töreninin 21 Kasım 1938 günü yapılması kararlaştırıldı.
İçişleri Bakanlığı gönderdiği genelgede “tedfin” (gömme) töreninin 21 Kasım 1938 günü Ankara’da yapılacağını, tören ile ilgili ayrıntıların daha sonra iletileceğini, vilayetlerin yapacağı hazırlıkları bildirdi.
Bakanlık, her vilayetten, belediyeden, partiden ve halktan belirlenecek birer kişiden oluşacak üç kişilik bir heyeti 21 Kasım’da düzenlenecek törene göndermelerini, heyetin frak ya da takım elbise giymesini istiyordu.
Öte yandan 21 Kasım’ı 22 Kasım’a bağlayan gece Atatürk büstü ve heykeli olan kasaba ve şehirlerde büstün veya heykelin çevresinde altı oku temsilen altı meşale yakılmasını, 21 Kasım günü saat 16.00’da tüm şehirlerde tören yapılması için hazırlık yapılması isteniyordu.
Cenazede tabutu, top arabasına bindirip, indirecek 12 generalin ismi bile belirlenmişti. Genelgede ayrıca Cenaze alayına Birinci Ordu Müfettişi Fahrettin Altay’ın komuta edeceği duyuruluyordu.
Tören programı belirlenirken İstanbul ve Ankara’da son hazırlıklar yapılıyordu. Dolmabahçe Sarayı Merasim Salonunda Katafalk hazırlandı. Atatürk’ün tabutunun üstüne Türk bayrağı örtüldü. Tabutun etrafı girland şeklinde güllerle donatıldı. Tabutun çevresine “Altı oku” temsil eden altı meşale konuldu. Yüksek rütbeli altı subay, 16 Kasım sabahından 19 Kasım sabahına kadar nöbet bekledi.
“Altı ok”u temsil eden altı meşale, Atatürk’ün cenaze töreninde sıklıkla kullanılan bir sembol oldu. Şehirlerde yapılan törenlerde de altı meşale sembolü kullanıldı.
Dolmabahçe Sarayında bulunan katafalkta siyah renge yer verilmemişti. Ağırlıklı renk kırmızıydı.
Haber Akşam Postası Gazetesi, bunun nedenini şöyle açıklıyordu:
“Türk Milleti, O’nu başında gördüğünden beri, yas tutmamaya, yaslı olmamaya söz vermiştir. O’nun hayatını kaybetmesi bile karalar bağlatmamalıdır kendi hayatından önce tuttuğu Aziz Milletine…”
Matemin sembolü “siyah renk” bilinçli olarak kullanılmamıştı.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Sekreterliği vilayetleri gönderdiği yazıyla “toplantı ve merasim
esnasında hiçbir siyah işaret” bulundurulmaması yönünde ikaz ediyordu.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusuna, tarih kitaplarına geçen sözüne uygun bir vedaydı bu:
“Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”
10 Kasım, Türkiye için bir yas günü değil, ve O’nun sözlerine göre olmamalıdır da…
10 Kasımlar Atatürk’ü anma, anlama ve Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığını korumaya bir kez daha and içme günü olmalıdır…
(Kaynaklar: TBMM Zabıt Ceridesi, Anadolu Ajansı, Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi, Tunç Boran, Ulus Gazetesi, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, Haber Akşam Postası)